Merhabalar değerli okurlarım.

Yaşamımızın ilk 7 yılının çok önemli olduğunu duyduğunuzdan eminim..

Peki ilk 7 yıl neden bu kadar  önemli dersiniz?

Yapılan araştırmalara göre erken yaşlarda öğrenilen davranışların büyük bir kısmının yetişkinlikte, bireyin kişilik yapısını, tavır, alışkanlık, inanç ve değer yargılarını biçimlendirdiği gözlemlenmiştir.

Olumsuz aile ortamında büyümek, sosyal desteğin olmayışı, boşanma, geniş aile veya ailede alkol ya da madde bağımlılığının bulunması, fiziksel hastalıklar gibi faktörler ne yazıkki bir bireyin bütün hayatını olumsuz yönde etkilediği yapılan araştırmalar ile ortaya konmuştur.

Yine çocukluk yıllarında öğrendiğimiz bağlanma örüntülerinin bütün sosyal etkileşimlerimizde karşımıza çıktığını ve yaşam boyu devam ettiğini de hatırlatmakta fayda var diye düşünüyorum. 

Bağlanma Teorisi (Bağlanma Kuramı), 1950’lerde İngiliz Psikanalist John Bowlby tarafından yaratılan ve Amerikalı Psikolog Mary Ainsworth tarafından genişletilen bir teoridir. Bu teoriye göre, birincil bakıcılarla aramızda oluşan bağ; kuracağımız ilişkileri nasıl geliştireceğimizi, bu ilişkilerde ne gibi tutum ve davranışlarda bulunacağımızı belirler.

Buradaki asıl dikkat etmemiz gereken nokta güvendir. Çocukluk çağında bakıcımızdan güven isteriz. Eğer kendimizi yeteri kadar güvende hissetmezsek kaygılı ya da kaçıngan örüntü ortaya çıkar. 

Yetişkin bir bireyin, özellikle romantik ilişkilerde güvenli bağlanma stili ile ilişki doyumunu en yüksek seviyede yaşayacağını belirtmekte yarar var.
Yine çocukluk yıllarında ebeveynin yokluğu, gürültülü ortamlar, çocukların temel ihtiyaçlarının karşılanmaması, çocuğun anneye aşırı bağımlı hale getirilmesi ve bebeğin aniden memeden kesilmesi veya anne memesinden yoksun bırakılması kaygıya yol açtığı gibi eğer bu durum için profesyonel bir destek alınmazsa ne yazık ki yine bireyin bütün hayatına etki etmekte ve bu durumun anksiyete bozukluğuna yol açtığı bilinmektedir. Elbette yaşamın her evresi bireyin gelişimi için çok önemlidir. Yine  bir bireyin gelişiminde çocukluk yıllarının önemini Eric Ericson ya da Sigmound Freud gibi bilim insanları, yaptıkları araştırmalarla ortaya koymuşlardır.

Görüldüğü üzere çocukluk yılları, aslında bir bireyin, birey olma yolculuğunda en önemli alanı oluşturmaktadır. 

Herkese güzel haftalar diliyorum ..