Bakan Fidan, Türkiye’nin Suriye’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne önem verdiğini belirterek, “Suriye halkı ülkelerinin geleceğini yeniden şekillendirecek. Ülkelerini terk etmek zorunda olan milyonlarca Suriyeli artık ülkelerine dönebilirler” dedi.
Bakan Fidan, muhalif güçlerin farklı gruplardan oluştuğunu ancak aralarında bir koordinasyon mekanizmaları olduğunu belirtti. Suriye’de yeni yönetim sürecinde birlik ve beraberliğin önemine vurgu yapan Fidan, “DEAŞ ve diğer terör örgütleri konusunda aynı endişedeyiz. Bu durumu kullanmalarını istemiyoruz. ABD’li dostlarımızla görüşme halindeyiz, bu terör örgütlerinden gelebilecek her türlü tehdide karşı kendimizi savunma hakkımız olduğunu biliyorlar. Herhangi bir PKK uzantısı Suriye’de meşru taraf
“Milyonlarca Suriyeli artık ülkelerine dönebilirler”
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın konuşmasından satır başları şu şekilde:
Suriye halkı ülkelerinin geleceğini yeniden şekillendirecek. Türkiye, Suriye’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne önem veriyor. Ülkelerini terk etmek zorunda olan milyonlarca Suriyeli artık ülkelerine dönebilirler. Kapsayıcılık ilkesinden hiçbir zaman taviz verilmemeli. Bölgede ve bölge dışındaki tüm aktörlerin sakin biçimde hareket etmeleri tavsiyesinde bulunuyoruz. Suriye’nin toprak bütünlüğü korunmalı. Terör örgütleri DEAŞ ve PKK’nın bu süreçte bir kazanım sağlamaması için mücadele etmeliyiz. Suriye’de yeni hükümetin tüm tarafları kapsayıcı şekilde hareket etmesi gerekir. Biz Suriye’de barışın tesisi için elimizden geleni yapacağız. Bölgesel aktörlerle işbirliğimizi devam ettireceğiz.
“Esed rejimi uzlaşı fırsatını kaçırdı”
(Esed’in nerede olduğu bilgisi) Bununla ilgili herhangi bir yorum yapamam, muhtelemen Suriye dışındadır.
Suriye’nin istikrarı için çok uzun zamandır çaba gösteriyoruz. Bunlar zorlu ve yoğun çalışılması gereken zamanlar. Bölgesel ülkelerin yeni Suriye’yi zorluk çıkarmayan bir yapı olarak görmesi gerekiyor.
Sayın Cumhurbaşkanımız son birkaç aydır Esed’e ulaşmaya çalıştı ancak bu çabalar sonuçsuz kaldı. Biz Suriye’deki sorunları yakından biliyoruz. Rejim yavaş yavaş çöküyordu, biz de bunu görüyorduk. Onlarla herhangi bir temasımız olmadı.
Astana sürecinin savaşı dondurmasından bu yana rejimin son derece değerli bir zamanı vardı problemlerle baş edebilmek için. Ancak 2016’dan bu yana yüksek bir gerilimle süreci yönettiler. Mevcut problemleri çözmek için adım atmadılar. Bu aslında bir mermi bile atılmadan Halep’in neden düştüğünü açıklıyor. Türkiye, komşu ülkelerle birlikte Suriye’nin yeniden inşa edilmesi için elinden geleni yapacak. Yeni yönetim ile işbirliği yapılacak.
“ABD ile temas halindeyiz”
Muhalif güçler farklı gruplardan oluşuyor ancak bir koordinasyon mekanizmaları var aralarında. Ellerinde çok daha büyük bir iş var başarmaları gereken. Umarız ki biraraya gelerek geçiş dönemini sağlıklı bir şekilde tesis edebilirler. DEAŞ ve diğer terör örgütleri konusunda aynı endişedeyiz. Bu durumu kullanmalarını istemiyoruz. ABD’li dostlarımızla görüşme halindeyiz, bu terör örgütlerinden gelebilecek her türlü tehdide karşı kendimizi savunma hakkımız olduğunu biliyorlar.
Herhangi bir PKK uzantısı Suriye’de meşru taraf olarak değerlendirilemez, görüşecek bir taraf olamaz.